T C. Anayasa Mahkemesi
Bununla birlikte, dava konusu kuralla geçici yayın yasağı getirmetedbirine başvurulması durumunda bunun kapsam, sınır ve ölçütlerinin açık vesomut bir biçimde yasaklama kararında, yargı denetimine olanak verecek şekildebelirlenmesi gerekmektedir. Aksi halde Kanun’un amaçladığı ‘istisna’hali ortadan kalkacaktır. Ayrıca, maddede yer verilen kriz zamanlarının sonaermesi halinde de geçici yayın yasağın kendiliğinden ortadan kalkacağıtabiidir. Davakonusu kuralda, ‘olağanüstü durumlar’, ‘milli güvenliğin açıkçagerekli kıldığı haller’ ve ‘kamu düzeninin ciddi şekilde bozulmasınınkuvvetle muhtemel olduğu durumlar’ hızlı ve seri karar alınmayı gerektirenbir özellik arz etmesi nedeniyle geçici yayın yasağı getirme yetkisi, Kurulyerine ilişkili olduğu için Başbakan veya görevlendireceği bir bakana verilmesikanun koyucunun takdir yetkisi kapsamındadır. Süresi içinde tezlerini sunmayan veyatezleri kabul edilmeyenlere tezlerini sunmaları veya yeni bir tez hazırlamalarıiçin altı ayı aşmamak üzere ilave süre verilir. Yeterlik sınavında başarılıolanların uzman kadrolarına atamaları yapılır. Uzman yardımcılığından Üst Kurul uzmanlığına atananlarabir defaya mahsus olmak üzere bir derece yükseltilmesi uygulanır. Açıklanan nedenlerle, 6112 sayılı Yasanın 43 üncü maddesinin (6)numaralı fıkrasının ikinci tümcesi Anayasanın 2 nci ve 128 inci maddelerineaykırı olup, iptali gerekmektedir.
Anayasanın 2 nci maddesinde belirtilen hukuk devleti, tüm devletorganlarının eylem ve işlemleri hukuka uygun olan, yönetilenlere güçlü, etkinve kapsamlı biçimde hukuksal güvencenin sağlandığı, temel hak ve özgürlükleringüvence altına alındığı, hukukun evrensel kurallarına saygı gösterildiği veadaletli bir hukuk düzeninin gerçekleştirildiği devlettir. Yasaların kamuyararına dayanması gereği kuşkusuz hukuk devletinin temel değerlerinden birinioluşturmaktadır. Hukuk devletinde hukuk güvenliğinin sağlanabilmesi için yasakoyucunun öngörülebilir düzenlemeler getirmesi de asıldır. Maddesindeki hürriyetin sadece televizyon yayıncısının hürriyetini değil, oyayını izleyen kişinin de hürriyetini güvence altına aldığı açıktır. Maddede,yayın yoluyla düşünceyi açıklama hürriyetinin ‘resmi makamların müdahalesiolmaksızın haber veya fikir almayı’ da kapsadığı belirtilmiştir.
Aynı belirsizlik, Türkiye dışında hazırlanan programya da eserlerde daha açık olarak kendisini gösterecek, bu eserlerin Türkiye’deyayımlanmasında, bütünlüğünün kaybına neden olacak müdahalelerin yolunuaçabilecektir. Maddesi uyarınca, temel hak ve özgürlükler, özlerine dokunulmaksızınyalnızca Anayasa’nın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak veancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasa’nın sözüne ve ruhunademokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülükilkesine aykırı olamaz. Maddenin (9) ve (10) numaralı fıkralarının incelendiğibölümde belirtilen gerekçeler, dava konusu kurallar yönünden degeçerlidir. Davakonusu kuralda, Kurul üyeleri ile Kurum personelinin uyacakları mesleki ve etikilkelerin belirlenmesi hususu, Üst Kurul’un görev ve yetkileri arasındasayılmıştır. Davakonusu kuralda, Üst Kurul tarafından atanması öngörülenler dışındaki Üst Kurulpersonelinin atama işleminin Başkan tarafından yapılacağı belirtilmiştir.Kanun’un 43. Hukukmüşaviri ile daire başkanlarının Başkan’ın teklifi ile Üst Kurul tarafındanatanacağı kurala bağlanmıştır. 4875sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu’nun 3/a maddesine göre, uluslararasıanlaşmalar ve özel kanun hükümleri aksini öngörmedikçe, Türkiye’de doğrudanyabancı yatırım yapılması serbesttir ve yabancı yatırımcılar yerliyatırımcılarla eşit muameleye tabi tutulurlar. J)5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu ve ilgili mevzuat hükümleri saklıkalmak kaydıyla ve bireysel amaçlı iletişim yöntemleri hariç, teknolojik gelişmelerebağlı olarak ortaya çıkan yeni yayın iletim yöntemleri de dâhil olmak üzereyayın hizmetleri ile ilgili düzenlemeler yapmak ve deneme yayını izni vermek. C)Medya hizmet sağlayıcı kuruluşların yayın lisansı talebinde bulunabilmeleriiçin gerekli idarî, malî ve teknik şartları belirlemek ve bu kuruluşlardanşartları sağlayanlara yayın lisansı vermek, denetlemek ve gerektiğinde iptaletmek. (7)İlgili kişi birinci fıkrada belirtilen cevap ve düzeltme hakkını, aynı süreleriçinde doğrudan sulh ceza mahkemesinden isteyebilir.
Böylece yabancı sermaye payının yüzde elliyi de aşması söz konusuolacaktır. Ancak (f) bendiyle, bu durumda yayıncı kuruluşların yönetim kurulubaşkanı, başkan vekili ile yönetim kurulu çoğunluğu ve genel müdürünün TürkiyeCumhuriyeti vatandaşı olması ve ayrıca yayıncı kuruluş genel kurullarında oyçoğunluğunun Türkiye Cumhuriyeti tabiiyetini haiz gerçek veya tüzel kişilerdebulunması zorunlu kılınmıştır. Şirket ana sözleşmelerinde bu hususları sağlayandüzenlemeler açıkça belirtilecektir. Maddesinde ‘Düzeltme ve cevap hakkı, ancak kişilerin haysiyet veşereflerine dokunulması veya kendileriyle ilgili gerçeğe aykırı yayınlaryapılması hallerinde tanınır ve kanunla düzenlenir. Düzeltme ve cevapyayımlanmazsa, yayımlanmasının gerekip gerekmediğine hâkim tarafından ilgilininmüracaat tarihinden itibaren en geç yedi gün içerisinde karar verilir.’ denilmiştir.Maddenin gerekçesinde ise ”maddenin 2. Fıkrasına, düzeltme ve cevapyayınlanmadığı takdirde yayınlanmasına gerek olup olmadığının Hâkim tarafındanen geç 7 gün içinde karar verilmesi hükmü getirilmek suretiyle düzeltme vecevap hakkının kullanılmasının sürüncemede kalmaması öngörülmüştür’ denilmeksuretiyle buradaki amacın söz konusu hakkın kullanımının sürüncemede kalmasınınönlenmesi olduğu ortaya konulmuştur. (5)Karasal radyo yayınları için frekans planları esas alınarak yapılacak sıralamaihalesi sonucuna göre medya hizmet sağlayıcı kuruluşlara radyo frekansı veyamultipleks kapaParibahis güncel giriş tahsis edilir. Sayısal televizyon frekans planı esasalınarak yapılacak sıralama ihalesi sonucuna göre medya hizmet sağlayıcıkuruluşlara multipleks kapasitesi tahsis edilir. Yapılan tahsiste sunulacakyayın hizmetinin kapsama alanı, yayın türü ve kapasitenin yer alacağımultipleks belirtilir. Karasal yayın lisansı alan kuruluşlar en geç iki yıliçinde kendilerine tahsis edilen kanal, multipleks kapaParibahis casino giriş veya frekanslarıntümünden yayına geçmek zorundadır. Üst Kurulun, kuruluşu, görev ve yetkileri, üyelerinin nitelikleri,seçim usulleri ve görev süreleri yasal düzenlemeye bırakılmıştır.
- (2)Ana hizmet birimleri; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı, İzin veTahsisler Dairesi Başkanlığı, Uluslararası İlişkiler Dairesi Başkanlığı,Kamuoyu, Yayın Araştırmaları ve Ölçme Dairesi Başkanlığı, Strateji GeliştirmeDairesi Başkanlığıdır.
- Bu tür işi yapmak üzere girişimdebulunacak şirketlerin kurulmasına ve bunların rekabet ortamı içinde çalışmasınaizin verilmemektedir.
- Diğerunvanlardaki personele 657 sayılı Kanundaki eşdeğer kadrolara ilişkin hükümleruygulanır.
- MADDE18- (1)Gerçek ve tüzel kişiler, kendileri hakkında şeref ve haysiyetlerini ihlâl ediciveya gerçeğe aykırı yayın yapılması hâlinde, yayın tarihinden itibaren altmışgün içinde, üçüncü kişilerin hukuken korunan menfaatlerine aykırı olmamak vesuç unsuru içermemek kaydıyla, düzeltme ve cevap yazısını ilgili medya hizmetsağlayıcıya gönderir.
Maddesinde yeralan yedi günlük süreyi kısalttığı belirtilerek kuralın, Anayasa’nın 32. H)Medya hizmet sağlayıcılarının sunduğu yayın hizmetlerinde ve platform,multipleks, altyapı işletmecileri ile verici tesis ve işletim şirketininsunduğu hizmetlerde bu Kanuna ve ilgili diğer mevzuata aykırılık tespitedilmesi veya yayın lisansı şartlarına uyulmaması hâlinde gerekli müeyyideleriuygulamak. 45 inci maddenin (2) sayılı fıkrasında ise söz konusu yükümlülüğünyerine getirilmemesi hâlinde, Türkiye Radyo ‘ Televizyon Kurumunun ihlâlinniteliği açıkça belirtilerek Üst Kurulca uyarılacağı ve yükümlülüğün gereğininyerine getirilmesininilgili Bakanlığabildirileceği öngörülmüştür. Anayasanın 128 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamındakigörevleri yürüten bütün personelin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri,hakları ve yükümlülüklerinin yasayla düzenlenmesi gerekir. Açıklanan nedenlerle, 6112 sayılı Yasanın 36 ncı maddesinin (3)numaralı fıkrasının, (f), (g) ve (ğ) bentleri Anayasanın 133 üncü maddesineaykırı olup, iptalleri gerekmektedir. 133 üncü maddede 1993 yılında yapılan değişikliğin gerekçesinde debelirtildiği gibi, ‘bütün radyo ve televizyon istasyonlarının Anayasanın temelilkesine, millet ve ülkenin birlik ve bütünlüğüne, bölünmezliğine genel ahlakaaykırı yayın yapamayacakları temel ve tabiî ilkeler olarak düşünülmüş’tür. Hukuk devletinin olmazsa olmaz koşulu olan bağımsız yargı gücü,günümüzde temel hak ve özgürlüklerin olduğu kadar kamusal düzenin korunmasınında güvencesidir. Yargının bağımsızlığının amacı ise bireylere her türlü etki,baskı, yönlendirme ve kuşkudan uzak kalınarak adaletin dağıtılacağı güven veinancı vermektir. Bu bağlamda, Anayasanın 138 inci maddesinde düzenlenenobjektif bağımsızlık da yargılama çalışmalarında hâkimlerin hiçbir etki altındakalmamaları gereğine dayanmaktadır. Yasa koyucunun, Anayasanın 32 nci maddesinin hakime tanıdığı yedigünlük süreyi kısaltarak üç güne indirmesi, hakime Anayasa ile verilen hakkıkullanamaması sonucunu doğuracaktır ki, bu hüküm, Anayasanın 138 incimaddesindeki, hiçbir organ, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere vehakimlere emir ve talimat veremez hükmüne de aykırıdır. Öte yandan, temel hak ve özgürlükler arasında olan bilim ve sanatözgürlüğü, basın özgürlüğü ile süreli ve süresiz yayın hakkı, aynı zamandaAnayasanın 90 ıncı maddesinin son fıkrasına 5170 sayılı Yasayla eklenen ektümceyle ‘milletlerarası andlaşmalar’ın koruması altındadır. Müstehcen sözcüğübu yönüyle de Avrupa Sınır Ötesi Televizyon Sözleşmesine aykırılıkoluşturacaktır.
Başkana verilenyetki, Anayasanın 133 üncü maddesinde öngörülmeyen ve Üst Kurulun karar almayetkisini devreden bir yetkidir. (3) numaralı fıkrada, bu Kanunla yapılan yeni düzenlemelernedeniyle kadro ve görev unvanı değişmeyenlerden bu Kanunda öngörülen eğitim şartlarınıtaşıyanların başka bir işleme gerek kalmaksızın durumlarına uygun aynı unvanlıkadrolara atanmış sayılacağı belirtilmiştir. Kaynağını Anayasadan alan ve özel olarak düzenlenen bir yapılanmaiçinde Kurul sistemi esasına göre çalışması gereken ve anayasal güvence altındaolan RTÜK yerine, yasayla da olsa ‘Başkan’a yetki verilmesi Anayasanın 14 üncüve 133 üncü maddeleri karşısında olanaklı değildir. Başkana verilen yetki,Anayasanın 133 üncü maddesinde öngörülmeyen ve Üst Kurulun karar alma yetkisinidevreden bir yetkidir. Kamu personelinin atanma ve soruşturmaları, temel hak veözgürlükler içinde yer alan haklardır. Bu haklar Anayasanın 14 üncü maddesininkoruması altında olup, Anayasa hükümlerinden hiç biri, Devlete veya kişilere,Anayasayla tanınan temel hak ve hürriyetlerin yok edilmesini veya Anayasadabelirlenenden daha geniş şekilde sınırlandırılmasını amaçlayan bir faaliyettebulunmayı mümkün kılacak şekilde yorumlanamaz. Açıklanan nedenlerle, 6112 sayılı Yasanın 8 inci maddesinin (1)numaralı fıkrasının (n) bendi Anayasanın 2 nci ve 90 ıncı maddelerine aykırıolup, iptali gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, dava konusu kurallar Anayasa’nın 2., 128. Öteyandan, dava konusu kuraldaki ‘durumlarına uygun’ ifadesi iledevlet memurlarının eski sınıflarındaki derecelerine uygun, diğer bir deyimlebuna eşit veya daha üst derecedeki yeni bir kadroya atanmalarının zorunlukılındığı anlaşıldığından bir hak kaybı söz konusu değildir. Maddesinin ikinci fıkrasında,memurların ve diğer kamu görevlilerinin niteliklerinin, atanmalarının, görev veyetkilerinin, haklarının ve yükümlülüklerinin, aylık ve ödeneklerinin ve diğerözlük işlerinin kanunla düzenleneceği öngörülmüştür. Açıklanan nedenlerle, dava konusu kural Anayasa’nın133. Açıklanan nedenlerle, dava konusu kurallar Anayasa’nın 133.maddesine aykırı değildir.
Cinsel dürtüleri ve zaman zaman da sapkın yolları tetikleyenpornografi ile ‘ölçüsü belirleyemeyen’, yaşa ve ortama göre farklı algılamalargösterebilen müstehcen yayınları karıştırmamak gerekir. Anayasanın 138 inci maddesinde, hiçbir organ, makam, merci veyakişinin, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hakimlere emir vetalimat veremeyeceği, genelge gönderilemeyeceği, tavsiye ve telkindebulunamayacağı belirtilmiştir. Haber niteliği gerekçesiyle yapılacak yayınlarınbu kapsamda olup olmadığı, yasa hükmünün belirli ve öngörülebilir olmasıylaolanaklıdır. Tümcede gösterilen sınırlama nedenlerinin Anayasanın ilgilimaddelerinde belirtildiğinin ileri sürülmesi durumumda ise sınırlamanın, yineyasallık ilkesine bağlı olarak belirli, öngörülebilir ve ölçülü olmasızorunludur. Ölçülülük denetiminin yapılabilmesi, belirliliğe veöngörülebilirliğe bağlıdır. Belirsiz olan kuralların ölçülülük denetimi deyapılamaz. Dava konusu ikinci tümcede, ‘geçici yayın yasağı getirebilir’denilmiş, ancak, geçiciliğinin çerçevesi çizilmemiştir.
Anayasa’nın ‘Çalışma ve SözleşmeHürriyeti’ başlıklı 48. Maddesinde,’Herkes, dilediği alanda çalışma vesözleşme hürriyetlerine sahiptir. Devlet,özel teşebbüslerin milli ekonominin gereklerine ve sosyal amaçlara uygunyürümesini, güvenlik ve kararlılık içinde çalışmasını sağlayacak tedbirlerialır.’ madde gerekçesinde ise ‘Hürriyettemeline dayalı bir toplumda irade serbestliği çerçevesinde ferdin sözleşmeyapma, meslek seçme ve çalışma hürriyetlerinin garanti altına alınmasıtabiîdir. Ancak, bu hürriyetler, kamu yararı amacı ile ve kanunlasınırlanabilir. (‘) Devlet, kamu yararı olan hallerde ve mili ekonominingerekleri ve sosyal amaçlarla özel teşebbüs özgürlüğüne sınırlamalargetirebilir” denilmiştir. Radyo,televizyon ve isteğe bağlı yayıncılık faaliyetlerinin yerli yabancı ayrımıolmaksızın 4054 sayılı Rekabet Kanunu’ndaki sınırlamalara tabi olduğu,yayıncılık yapan şirketlerin rekabeti engelleyecek şekilde tekelleşmeleri vepiyasaya hakim durum oluşturarak bunu kötüye kullanmaları yasaklanmıştır. Öte yandan, Türkiye’nin de imzaladığı Avrupa Sınır ÖtesiTelevizyon Sözleşmesi’nde, televizyon programlarının genel ahlak kuralları veedebe aykırı olmaması, saldırgan davranışları ve şiddet eylemlerinikışkırtmaması, pornografi içermemesine dair ilkeler bulunmaktadır. AnılanSözleşme’nin ‘Yayıncının Sorumlulukları’ başlıklı bölümünde yer alan 7.maddesi, ‘program hizmetleri edebe aykırı olmayacak ve pornografi içermeyecektir.’şeklindedir. Bu nedenle dava konusu kural, Avrupa Sınır Ötesi TelevizyonSözleşmesi ile de uyum içerisindedir. Kamuoyuadına görev yapan basında, kanunlara uygun olarak, haber alma ve haber vermegibi her türlü konunun konuşulup irdelenmesi doğaldır. Bu çerçevede, davakonusu kural ile yayınların, yargıya intikal eden konularda yargılamasüresince, haber niteliği dışında yargılama sürecini ve tarafsızlığını etkilernitelikte olamayacağı öngörülerek bir yandan yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığınıngüçlendirilmesi, diğer yandan basının haber alma ve verme hakkının güvencealtına alınması amaçlanmıştır.
D)Radyo, televizyon ve isteğe bağlı yayın hizmeti sağlayıcı kuruluşlardanalınacak yayın lisans ücretleri, karasal ortamdan sunulacak yayın hizmetleriiçin yıllık televizyon kanal, multipleks kapasitesi ve radyo frekansı kullanımücretleri ile platform, multipleks, altyapı işletmecileri ve verici tesis veişletim şirketinden alınacak yayın iletim yetkilendirme ücretini belirlemek. A)Yayın lisansı, münhasıran radyo, televizyon ve isteğe bağlı yayın hizmetisunmak amacıyla Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş anonim şirketlereverilir. Aynı şirket ancak bir radyo, bir televizyon ve bir isteğe bağlı yayınhizmeti sunabilir. Medya hizmet sağlayıcı kuruluşlar, yayın lisansınınverilmesinden sonra da ana sözleşmelerine bu maddedeki esaslara aykırı hükümlerkoyamazlar. Ana sözleşme değişiklikleri bir ay içinde Üst Kurula bildirilir. ‘MADDE7- (1)Savaşlar, terör amaçlı saldırılar, doğal afetler ve benzeri olağanüstüdurumların ortaya çıkardığı kriz zamanlarında da ifade ve haber alma özgürlüğüesas olup, yayın hizmetleri önceden denetlenemez ve yargı kararları saklıkalmak kaydıyla durdurulamaz. Ancak, millî güvenliğin açıkça gereklikıldığı hâllerde yahut kamu düzeninin ciddî şekilde bozulmasının kuvvetlemuhtemel olduğu durumlarda, Başbakan veya görevlendireceği bakan geçici yayınyasağı getirebilir. Radyo ve televizyon kuruluşlarında ulusal koruma, uluslararasıalanda da karşılaşılan bir durumdur. Bu konuda esnek olduğu ileri sürülenAvrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerde de AB üyesi ülkelerle sınırlı bir korumayagidilmiştir. ABD’de de radyo ve televizyon yayıncılığında yabancı sermayepayında sınırlama bulunmaktadır. ABD’de bu oran kişilerde yüzde 20’yiyabancıların sahip olduğu şirketlerde yüzde 25’i geçmemektedir. Radyo vetelevizyon alanında yabancı sermayesinde ‘karşılıklılık’ ilkesinin esasalındığı durumlarda pay sınırının yükselebildiği görülmektedir.